Merhabalar,
Hayatımızda genellikle az ile yetinmeyip çoğu istediğimiz senaryolar ile karşı karşıya kalıyoruz. Peki istediğimiz o “şey” ne ise elde etmek için ne yapıyoruz? Elbette belli bir noktada kalmaktansa, kariyer basamaklarını adım adım çıkmayı istemek veya kendimize hedef koyduğumuz olguya ulaşmanın hayalini kurmak çok doğal ama bunun için istemekle kalmamalı onu elde etmek için çaba göstermeliyiz. Hayata gözlerimizi açtığımız andan itibaren içimizde bizimle beraber büyüyen ikinci bir benliğin olduğuna inanıyorum, bu benliğimiz kimimize göre vicdanımızken bazen içimizde ki şeytan olup yapmak istemediğimizi yapıp suçu üstüne attığımız sığınağımız olabiliyor. İş hayatında ise bunun karşılığı bence “ego”.
Egolu insanlarda en belirgin özellik işte bu bahsettiğim durum olan çoğu istemek ama bunun için yaptıkları kısmına geldiğimizde sadece istemekle kalan kendisine göre ise yapmadığı fedakarlık kalmayan, sürekli gelişim odaklı olan bir çalışan olması. Ego sahibi insanların iş hayatına bakış açısında işini çok iyi yapmak üst mevkiler için yeterlidir çünkü kişisel gelişimi işini iyi yapmayan kişilerin eksiğini kapatması için önemsediğini düşünürler. Benliği ego olan insanların ayrıca çalıştığı kurum için elini taşın altına koyma zahmetine girmediğini de görürüz bu düşünce yapısında olan kişiler varlıklarını o kuruma bir lütuf olarak görürler, “benim gibi çalışanı var daha ne olsun” mottosu ile çalışmaya devam eder. İçinizde ki benliği asla bu şekilde canavarlaştırmayın, onu bir süper kahramana dönüştürün.
4 Kasım 2021 Perşembe günü çalıştığım kurumun değerlendirme merkezi uygulamalarına katılım gösterdim, katılımım sonrası dinlenme aşamasında bahçede bulunan çardakta uygulamaya giren diğer arkadaşlarımla oturuyorduk. O sırada yanımıza kurumun yönetmenlerinden Sayın Hakan Atalay geldi, kendisi bizle kısa ama etkili bir sohbet etti. İlk olarak bu girmiş olduğumuz uygulamaların elbette önem taşıdığını ama hayatın sadece bu uygulamalar çerçevesinde ilerlemediğini, sürecin burada son bulmadığından bahsetti ve kendi iş yaşamını anlattı. Çalıştığım kurumun en sevdiğim özelliklerinden biri yönetmeninden müdürüne kadar her mevkide olan kişinin genellikle çağrı alma geçmişinin olması, Hakan Bey’de yönetmen olmasına rağmen iş yaşamına ilk bizler gibi müşteri temsilcisi pozisyonunda başlayan yöneticilerden sadece bir tanesi. Kendisini yönetmen yapan ise ne biliyor musunuz? İşte bu: Az İle Yetinmeyip Çoğu Da İstemek İçin Çaba Göstermek. Bizlere eğer başarıyı istiyorsak başarının gelip bizi bulmayacağını, kendimize kattıklarımız sayesinde içimizdeki ışığı ortaya çıkarıp o parıldama ile aranılan kişiyim diyebilmenin gerçek başarı olduğunu söyledi.
İçinizde ki benliğin süper kahramana dönüştüğü, ışığınızın fark edildiği güzel günler diliyorum, sevgiler. 🙂